"yapamam, başaramam" gibi cümlelerin sıkca kurulduğu durumdur. kendine önyargılı olan kişi, potensiyelinin daha altında olduğunu düşünerek hareket eder.
özgüveni bi miktar eksik olan ben, şahsen sevdiğim beyin yanında hepten kaybediyorum. beynim benden 10 kilometre uzakta durduğundan böyle zamanlarda, gözüne far tutulmuş tavşan gibi kalıyorum. biraz çevre de etkiliyor sanırım
16
+
-entiri.verilen_downvote
bu başlığa entry giremem , ya gülerlerse..
8
+
-entiri.verilen_downvote
başına bi olay gelmeyen hiçbir dostumuz böyle olmaz illa ki birisi kırmıştır güvenini güzel kardeşimin.
12
+
-entiri.verilen_downvote
bu durum, toplumumuzda sanıyorum ki baskılanan, söz hakkı verilmeyen, dalga geçilen, fiziksel özellikleri veya fikirleri sebebiyle dışlanan, kendini gerçekleştirmesine müsaade edilmeyen ve bunları bilhassa çocukluk döneminde yaşayan bireylerin sorunu haline geliyor.
ne yazık ki fikirlere saygı pek de karşılaştığımız bişey değil.
ve yine yazık ki dış görünüş bireylere karşı sergilenen tutumlarda belirleyici rol oynuyor.
0
katılıyorum. çevresinde toplumsal ilişkiler üzerine genelleşmiş zayıf zihniyet mahsülü algı bulunan; etik değerlere sahip ve kendini, yorumunu yapabilecek yeterlilikte hisseden kişiye bu algının müsamaha göstermemesi, yer vermemesini de 1 örnek olarak göstermek isterim. - seferkant 16.12.2016 18:06:20 |#2478822
1
+
-entiri.verilen_downvote
aile eğitimi şart.
2
+
-entiri.verilen_downvote
celilhikmetinzehrasi yazarımıza katılmakla birlikte;
özgüven eksikliğinin en büyük sebeplerinden diğerleri de başarısızlık ve tembelliktir.
attığı bir adımda, kalkıştığı bir işte başarısız olan bir insan, başka bir adımında yaşadığı başarısızlığı aklına getirip "acaba bir daha başarısız olur muyum?" düşüncesine kapılıp çok kez aslında gerçekten yapmak istediği eylemden "başarısız olmaktansa hiç yapmam" deyip vazgeçer.
benzer örnekle tembellik de; yapılması planlanan işin sürekli ertelenmesi haline dönüşmesine sebep olur. bu da, bundan sonraki düşünülen adımların atılmasını zorlaştırır ve bir döngü haline gelir. ve o adım hiç atılmaz.
bu bahsettiğim iki sebep de zamanla insana özgüven eksikliğini tamamen aşılar.
0
daha açıklayıcı olması sebebiyle örnek vermek istedim.
a kişisi futbolda çok başarılı olsun. b kişisi, a kişisinin basketbol oynamaya çağırsın. a kişisi bu teklife başarılı olup olmayacağını hiç düşünmeden kabul edebilir. çünkü kaybedecek birşeyi olmadığını bilir. kendi alanı değildir. - cok konusan cok dinleyen 16.12.2016 17:40:01 |#2924954
0
aynı şekilde b kişisi de yine aynı sebepten dolayı, a kişisinin basketboldaki başarısızlığını küçümsemeyecektir. çünkü zaten onun futbolda başarılı olduğunu biliyordur. herhangi bir alandaki başarıi başarısız olacağımız başka bir alanda bize özgüven verir. - cok konusan cok dinleyen 16.12.2016 17:40:10 |#2477137
mesela ben örneklerle gidicek olursak; derslerimde başarılıyımdır ama sınıfta bir soru gelir mesela kimsede ses çıkmaz ben bilirim ama bnde 'acaba yanlış mı? eğer yanlışsa bana gülerler mi? 'soruları beni yiyip bitirirken olay bitmiş olur. üniversiteye geçtim ne yazık ki durum yine aynı.
aynı durum kızlarla tanışma ve açılmada da var. veya okuduğunuzda gülebileceğiniz bir örnek;ya insan langırt oynamaktan veya bilardo oynamaktan çekinir mi ya?
tek rahat olduğum yer internet ve oyunlar
bu durum beni pısırık,korkak,asosyal yapmasından da nefret ediyorum ama yok yapamıyorum.
9
+
-entiri.verilen_downvote
bu eksikliginizi bot ile yenebilirsiniz. san ki o botu ayaga takinca dünyayi yikacakmişim gibi bir his oluşuyor ben de.
kendimden örnek verdim ya motivasyon degil .d - sarizeybekk 25.02.2017 01:58:32 |#3088961
4
evet bende de oluyor bu botla gelen bir yükseliş. hakkaten niye oluyor ki o la. böyle sanki sokağa çıkıp o botun topuk kısmıyla birinin çenesine döner tekme atabilirmişim gibi. aklsdjas - devriksekiz 25.02.2017 12:02:45 |#3111959
herkes başkası üzerinden örnek veriyor, çünkü kimsede yok özgüven eksikliği, olamaz. ayıp bişey çünkü.
o kadar özgüvensizsinizki, bunu söylemeye utanıyorsunuz. özgüvensizliği yenmek istiyorsanız, kabullenmekle başlayın derim.
ben de kendimi sorgulamalıyım, bunu da belirteyim. zira ben de sizin üzerinizden örnek veriyormuş gibi oldum. eleştirdiğim şeyi yaptım yani.
eyvallah, kadınım ama sevdiğim bi iltifat. - oslacrimale 26.02.2017 12:33:32 |#3127907
2
+
-entiri.verilen_downvote
sanırım bende var
0
+
-entiri.verilen_downvote
hayattaki lanet olası şeylerden biri
1
+
-entiri.verilen_downvote
hiç yaşamadım ama tek diyeceğim şey ego ile özgüveni birbirine karıştırmayın gerisi hallolur
1
+
-entiri.verilen_downvote
özgüven eksikliği yok ama sanırım bir tık fazlası var. ama kesinlikle ego değil. ego ile özgüven arasında incecik cizgideyim ve bu kesinlikle itici durmuyor.
0
+
-entiri.verilen_downvote
ev arkadaşımı çok seviyorum delikanlı adam neyse
cok çirkinsin diyip duruyor.gülüyoz bizde napalim
ama özgüvenden fazlasını eksiltiyor.varsa aranızda böyle yapan yapmayın yazıktır
3
+
-entiri.verilen_downvote
bazen bu insanları aşağılamak şeklinde de dışa vurulabilir olup bu durumda hoş değildir.
0
+
-entiri.verilen_downvote
ülkem insanında genellikle karşı cins ile ilişkilerde ve konuşmalar da kendini gösteren psikolojik rahatsızlık. başlangıç noktası ise bana göre aile içindeki baskın olan kişilerin baskısı.
8
+
-entiri.verilen_downvote
gerçekten büyük bir sorun. i̇nsan bu yüzden pek çok şeyden mahrum kalabiliyor.
0
+
-entiri.verilen_downvote
ben konuşurken insanların gözüne bakamıyorum göz bebeklerimin büyümesinden korkuyorum (bir kere başıma geldi ikincisini allah yazmasın) çoğu kişi bunu öz güven eksikliğine bağlıyor ama hiç alakası yok
1
+
-entiri.verilen_downvote
hiçbir kadına makyaj yaptırmayacak, hiçbir erkeğe spor salonuna göndermeyecek derecede sevin.
2
+
-entiri.verilen_downvote
mezuna kaldım şu an dershaneye gidiyorum bugün mat2 de limit konusunu işliyorduk sağlık mezunu olduğum için limiti falan ilk defa görüyorum sınıfımdaki çoğu öğrenci de daha önce görmüş insanlar her neyse hoca tahtaya bir soru yazdı ben çözdüm hoca soruyor kaç buldunuz falan diye sınıftakiler sıralıyor işte cevapları bir baktım kimse benim bulduğum sonucu bulmamış bende tabi çekindim söylemeye sonra hoca dedi ki hepinizin cevabı yanlış dedi başladı soruyu çözmeye bende çözdüğüm adımları kontrol ediyorum falan bir baktım cevabım doğruymuş o an bir daha nefret ettim kendimden.
9
+
-entiri.verilen_downvote
eğer bir kuyrukta insanlar senin olduğun yerden geçmeye çalışıyorsa, kokoreç siparişini en erken versen bile en son sana geliyorsa,garsonu çağırmak senin için stres unsuruysa ve konuşmak istediğinde genellikle kısık sesle başlıyorsan konuşmaya kusura bakma ama sende özgüven eksikligi vardır. nerden mi biliyorum ? 21 yıldır yaşıyorum bunu da ordan.
i̇nsan doğduğu andan itibaren kişiliği oluşmaya başlar. bunda temel faktör ailedir. yapılan hata veya yanlışlarda ailenin verdiği tepkiler kişiliğe zarar vererek özgüven eksikliği oluşturmaya baslar. kişinin topluma daha yoğun karışmasıyla yaşadığı problemlere karşılık toplumdan aldığı tepkiler özgüven eksikliğini iyice arttırır. bu sebeple gördüğümüz yanlışlara verdiğimiz tepkilere karşımızdaki kişinin yaşı kaç olursa olsun dikkat etmeliyiz. çünkü toplumlar toplumları yetiştirir. insanlara verdiğimiz tepkilerle fark etmesek de hayatlarını etkiliyoruz
2
+
-entiri.verilen_downvote
bana göre en kısa tabiri; karşındaki insanın kötü yanlarını kapamayıp, o kötü yanlarını ya o kişinin ya da toplum içinde dile getiren kişideki problemdir.
4
+
-entiri.verilen_downvote
Çocukluğumdan beri bende var olan durumdu. Aşırı utangaç sıkılgan bir çocuktum. Hep içime dönüktüm. Tanımadığım insanlarla rahat rahat konuşamazdım. Sonra liseye geçtik bu durum bir tık kırılsada devam ediyordu. Bu kez dış görünüşümden dolayı özgüven eksikliği yaşamaya başladım. Lise üçe geçmiştim ve daha hiç kimse bana gelip açılmamıştı. Benden hoşlanan hiç kimse olmamıştı. Ben çirkinim düşüncesi yer etmişti bu kez de. Neden kimse benden hoşlanmıyordu. Kimse sevmiyordu.
Sonra üniversiteye geçmemle bunların tamamını aştım. Nasıl oldu bilmiyorum. Ama kendimi son derece düzgün ifade eden, tanımadığım insanlarla gerilmeden iletişim kurabilen, kendine güvenen biri haline geldim. Şimdiki halimden çok memnunum o yüzden. Özgüven eksikliği çok kötü bir şey arkadaşlar
Not:artık çirkin olup olmadığımı önemsemiyorum. Birisi güzel ya da çirkin olduğum için hayatımdaki konumunu belirleyecekse kapı orada derim.
0
+
-entiri.verilen_downvote
Cinselliğin büyük bir tabu (+ başarı sayıldığı) ülkemizde seviş(e)memek de özgüven eksikliğinin nedenlerinden biri olabilir. Şimdi Freud'tan örnek versek "ya onun aklı fikri çükünde zaten" olacak, o yüzden Abraham Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine bakalım: Baba en alta fizyolojik ihtiyaçlarımızı koymuş ve içinde (bkz: cinsel seks) var. Bir üst basamakta güvenliği sağladıktan sonra sevgi aşamasına geliyorsun, yine cinsellik var. Demek ki cinsellik o kadar da önemsiz bir konu değil. Belki de Freud bazı konularda haklıdır.
Türk erkeğinin kayda değer bir kısmı abazanlıktan muzdarip ve (paradox is coming) çoğunun bu yüzden kız arkadaşı yok. Hâl böyle olunca en temel ihtiyacını karşılayamıyor, karşılayamayınca da dayanıksız bir yapı ortaya çıkıyor. Bana mantıksız gelmedi.
Not: Başta da dediğim gibi, "...nedenlerinden biri olabilir". Aseksüel / hiç sevişmemiş herhangibirseksüel ve özgüven sahibi olan insanlar yok mudur? Elbette vardır.
0
Seni Freudhamid'in yalnızlığında bırakmayacağız modum!!! - rakunettin 16.01.2021 19:14:02 |#4083614
bu eksiklik bende yerine göre kendini gösteriyor aslında. özgüvenli olduğum çok alan ve çok yer olduğu için çevrem beni özgüvenli birisi olarak bilir ama olay şu ki kendime güvenmediğim alanlara adımımı atmıyorum pek, yani benim o kısmımı bilen çok insan yok. 80 kişinin bulunduğu amfide sesim tek bir kez titremeden konuştuğumda oluyor, bir meslek büyüğüme mesaj atarken 3 gün ertelediğimde. kısasım ne, beni etkileyen nokta ne bilmiyorum cidden. şimdi de 14 mayısta zoom üzerinden yapılacak bir etkinlikte sunucu oldum. sunuculuk geriyor beni niyeyse böyle başımdan aşağı kaynar sular dökülüyor sanki. biraz da bu yanımı yenebilmek için atladım göreve ama şimdi de n'apıcam, ya hata yaparsam diye düşünüp duruyorum. şans dileyin bana sevgili yazarlar. umarım sürçü lisan etmeyeceğim, mizahşör yanımı dozunda göstereceğim, tatlı güzel bir etkinlik olur.
1
umarım süpper geçer,al sana sen yaparsın koç artısı :d - han g 12.05.2021 23:12:02 |#4162813
1
teşekkür ederim, benden de sana amin kardeş artısı :d - kendine asosyal 12.05.2021 23:14:54 |#4162817
4
+
-entiri.verilen_downvote
İnsanın hayattan alabileceği keyfi çok ciddi ölçüde düşüren bir meret. Yeni bir kıyafet alsan giyerken zorlanıyorsun, bir çocuğu beğensen senden üst kulvarmış gibi geldiğinden yazamıyorsun, bildiğin bir konuda aksine konuşulurken çıkıp düzeltemiyorsun. Böyle sorunları olduğundan daha yorucu hale getiren şeylerden birisi de dışarıdan baktığında çok aşikar olan mantıksızlığa dair kendini uyarıp da yola getiremiyor olmak. Elbette bu eksikliğin oluşmasından sorumlu tutulabilecek bir sürü insan gelip birtakım vukuat çıkarıp gidiyor hayatından ama çözümde hiçbiri dönüp de tazminat ödeyecek olmadığından işler de sana bakıyor.
4
+
-entiri.verilen_downvote
:)
4
+
-entiri.verilen_downvote
Özgüven, başarılı olabileceğine dair inanç eksikliği. Çatı kavram gibi kullanılıyor ama öz değer gibi çok daha önemli bir kavram vardır ki insanın tüm hayatını şekillendirir.
Düşünsene benlik algında kendine verdiğin değer çok düşük. Kendini o kadar aşağıda konumlandırmışsın ki sıradan insanların yanında bile heyecanlanıyorsun, seni yargıladıklarını düşünüyorsun. Sürekli yanlış yaptığını düşünüp imajın üzerine kafa yoruyorsun. Bu seni aşırı stresli ve mutsuz bir insan yapıyor. Streslisin çünkü en ufak bir olayın bile kötü sonuçlanmasından, eksik kalmasından korkacak kadar güvenmiyorsun kendine.
Diğer insanlar dışarı çıktığında havayı kokluyor, güneşe bakıyor, bir köpeğin başını okşuyor, otobüsüne yetişmeye çalışıyor ama sen dışarı çıktığında bir savaş alanına adım atıyorsun. Kendi gözünde kendi konumun o kadar kötü ki herkes, her söz, bakış, gülüş senin için bir tehdit. Seni yargılayacakları düşüncesi bilinçaltında öyle bir yer etmiş ki anın tadını çıkaramıyorsun. Bu yüzden hep streslisin ve mutlu olamıyorsun. Mutsuz oldukça da insanlara tahammülün azalıyor. Çocuklarına, eşine de hayatı zindan ediyorsun ve kendin gibi özgüvensiz, kendini sevmeyen, hiçbir zaman güvende hissedemeyen mutsuz kopyalarını oluşturuyorsun.
Sonra o kopyalardan birisi, normal bir ruh haline kavuşabilmek için babannesinden fazla ilaç kullananı bu satırları yazıyor. Biliyorum. Hepsi o yargılanması gereken, lanet olası tanrının suçu. Cehennemine atacakmış bir de bizi. Hangi yüzle? Asıl hesap sorması gereken kişi benim ve benim gibiler.
6
+
-entiri.verilen_downvote
Öz güven ayrı yazılıyormuş ay… Türk dil kurumunun hızına yetişemiyorum
1
Tedeka mı tedeke mi ona da yetişemiyorum - boktanhayat 18.04.2022 00:04:04 |#4356026
3
Tedeke Türkçede Ka harfi yok ke denirmis - flamingo 18.04.2022 00:05:15 |#4356029
Aslında kimsenin umrunda olmadığınızı farkettiğinizde geçen durum.
Çok değil bundan 7-8 sene öncesinde (çokmuş aslında neyse) bir kahveci kampanya yapmıştı kocaman brandalarda gel al kahveler %20 indirimli yazmıştı. O zaman üniversite sınavına hazırlanan bir denyoydum, sürekli önünden geçer ama içeri girip 1 kahve bile istemeye çekinirdim. Sanki bana "aa beleşçi piçe bak ucuza kahve içmeye gelmiş" denecek gibi hissediyordum. 1 kere cesaretimi toplayıp sadece menüye bakıp geri çıkmıştım.
Şimdi güncel hayatımdaki yaşayış ve düşünce tarzım bambaşka bir noktaya geldi. Artık eğlencesine kasiyerlerle flört ediyor, işletme sahipleriyle hoşbeş edip,garsonlara laf atıp şakalaşıyorum.
Örneklemeleri dar bir çerçeveden vermiş olsam da tecrübelerim sonucunda aslında kimseyi o kadar umursamadığımı dolayısıyla insanların da umrunda olmadığımı farkettim.
0
+
-entiri.verilen_downvote
Öz güveni olmayan insanlar öz güvenleri varmış gibi caka satmasinlar yeter.. boş boş tepeden bakan ama aslında bomboş bı teneke olduğunu bildiğimiz çok insan var bı de benim çevrem sağlam selamım yeter tiplemesi var ya bı gülüyorum 😂 olum sen o mekanlara girmek için kimlere yalakalık yapiyon kimbilir😂😂
0
+
-entiri.verilen_downvote
bunun kendinden çok çevreyle ilişkinle alâkası var. kabul edelim başkalarınin bizi nasıl gördüğünü çoğu zaman daha çok önemsiyoruz. özellikle değer verdiğimiz insanlar bizi nasıl görüyor, nasıl seviyor, nasıl konuşuyor vs. daha önemli oluyor.
herhangi biri gelse bir laf etse anlik takılırsın gelir geçer ama önem verdiğin birinin öylesine ettiği bir cümle bile feleğini şaşırtıyor bazen. ha bu noktada kafası çalışan bi tipsen sürekli sana kendini kötü hissettiren birine hayatında daha fazla yer vermersin. toksik ilişkilerini hayatından atınca geçleşiyorsun, kendin gibi olabiliyorsun. öz güven sorunun da kalmıyor işte.
(bkz: gençleştim resmen bu kadar mı fark eder)
1
+
-entiri.verilen_downvote
saçlarım uzun olmasa insan içine çıkamazdım, bu en dip belirtisi.